20 Ağustos 2008 Çarşamba

SAYFA KAPANDI

Böylece hayattan bir sayfa daha sağdan sola kapandı. Akşamın kızıllığına gömüldü düşüncelerim.

Neler geçti gitti, neler kattı bana, neleri kaçırdım kim bilir. Acısıyla tatlısıyla bana kalan buruk bir yaşanmışlık, gözyaşı ve çılgınlıklardan sonraki haz ve mutlu bir tebessümdü yüzüme yansıyan. Yine uçtuk biz, birimiz yukarı çıktık birimiz aşağıya indik sonra coğrafyada birimiz sola birimiz sağa uçmaya devam ettik. Kanatlarım kâh kırıldı indi yanlarıma kâh mutluluktan kabardı. Kaybettiğini özlemek ne zor işti, bazen de bile bile avuçlarından kayıp gittiğini hissetmek ve elinde tutmak için bir şeyler yapmaya çalıştıkça yitirmenin daha da çabuklaştığını görmek.

Yeşilin mavisini, siyahın beyazını görebilmekti maharet. Elbet acının içinden mutluluğu, özlemin içinden kavuşmayı bulabilmekti öncelikli gayemiz. Gün doğumu, gün batımı hiç fark etmezdi ölmemiz için, her an hazırdık bütün olmaya.

Söyleyecek onca söz vardı ve bunları söyleyebilmek için o kadar az zaman vardı ki işte bu çaresizlikte hiç bir şey söyleyemedim sadece baktım gözlerine. Ne kadar hızlı geçti senli dakikalar, ne çok sardı sensizlik üşümüş benliğimi.

Hayat benden daha hızlıydı her zaman ki gibi ve yine alıp götürmüştü yaşanan ve yaşanamayan her anımızı.

Yine bir bahar akşamı rastlamak üzere aşka, sevgiliye, sevdiğim bu şehre sayfayı yeni güne çeviriyorum. Ve başımı yaslayacak bir cam kenarı buluyorum düşlerimi de yanıma alarak.



Z/S